Özenç KILIÇ/ İSTANBUL Üniversitesi dün ziyarete açıldı. Karar sosyal medyada tepkilere neden olurken, üniversite öğrencilerinden Eren Uygun, kampüste rastgele vatandaşlar görmesi nedeniyle rahatsız olduğunu ve kendini tehlikede hissettiğini söyledi. Bugün alınan kararla vatandaşların üniversitelere girişi kısıtlandı. Üniversiteyi ziyaret etmek isteyen bazı vatandaşların içeriye alınmadığı görüldü.
İstanbul Üniversitesi dün itibarıyla ziyarete açıldı. Bugün alınan yeni kararla vatandaşların üniversiteye girişi kısıtlandı. Üniversiteye girmek isteyen bazı vatandaşların kontenjanlarının alınmadığı görüldü. İstanbul Üniversitesi’nin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Üniversitemize tarihi ve kültürel nitelikleri nedeniyle ziyaretler Beyazıt Yerleşkemizin bahçesi de dahil olmak üzere hafta içi 13:00-16:00 saatleri arasında gerçekleştirilecektir. ziyaret edin, İstanbul Üniversitesi web sitesini (http://istanbul. edu.tr üzerinden randevu alınması gerekmektedir. Ziyaretçilerimiz araçla giriş yapamayacaktır. Ziyaretler sırasında Rektörlük binası idari ofisleri ve binalara, salonları, etüt sınıfları-okuma salonları ve amfilere erişim sağlanamayacaktır.Resmi tatillerde (dini ve milli bayramlar, özel günler vb.), kampüsümüz sınav günleri ve Üniversitemiz yönetiminin belirleyeceği saatlerde ziyarete kapalı olacaktır. Beyazıt Kampüsü’ndeki tarihi ve kültürel atmosferi yaşamak isteyen misafirlerimiz, güvenlik görevlilerimiz tarafından incelemelerden geçtikten sonra girişte alacakları ziyaretçi kartları ile kampüsümüze girebileceklerdir.Üniversite yönetimimiz giriş yapabilecektir. gerekli görüldüğünde kampüsümüze ek güvenlik önlemleri uygulama hakkını saklı tutar.” ifadelerine yer verildi.
“KÜÇÜK BİR TEHLİKE İÇİNDE HİSSEDİYORUM”
İstanbul Üniversitesi öğrencileri üniversitelerinin ziyarete açılmasından memnun olmadıklarını belirtti. Öğrenci Eslem Özcan, “Ben o sınıfta değildim. Durumu tam olarak bilmiyorum ama rahatsız olan kişileri sosyal medyadan takip ettim. Bence çok yanlış bir durum. Olmaması gereken bir durum. Çünkü” dedi. Biz orada ders veriyoruz, derste hocalarımızı dinlemeye çalışıyoruz ve sanki modelmişiz gibi oraya geliyoruz.” “İnsanlar bizi izliyor. Bence bu asla yaşanmaması gereken bir durum.” söz konusu.
Öğrenci Eren Uygun, “Bence komik bir durum. Açıkçası burası bir kampüs ve burada izole bir öğrenci ortamı var. Rastgele vatandaşları görmek biraz rahatsız ediyor. Açıkçası kendimi biraz tehlikede hissediyorum.” dedi.
Melek Sazdağı, “Dün okul önünde bir hareketlilik yaşandı, hatta ileriki tarihler için de bir hareket planlanıyor. Yani zaten okulun çoğunluğu bu fikri desteklemiyor. Derslere devam edildiği sürece, Güvenlik sağlanamaz.” dedi.
“Giriş yapamadık, geri dönüyoruz”
İstanbul Üniversitesi’ni ziyarete gelen vatandaşlardan Turgut Aykurt, “Giremedik. Ziyaret günleri perşembeydi. Kapalıydı. Bilmiyorduk, eli boş gelip döndük. Güvenlik görevlisi izin vermedi” dedi. Ziyaret saatleri sadece perşembe günleriydi, giremedik, dönüyoruz.” söz konusu.
Aziz İmre, “Ziyaret için geldim. Ziyarete gidecektim ama kapıdaki görevli kapının ziyaretçilere kapalı olduğunu söyledi. ‘Ziyaretçileri içeri almıyoruz’ dedi. Geri bildirim aldık.” dedi
“İÇERİDEKİ ÖĞRENCİLERİN HAKLI ÇIĞLIKLARIYLA KARŞILAŞTIM”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Bağımsız Belediye Başkan Adayı Taylan Yıldız, dün İstanbul Üniversitesi’ne giderek üniversitede çektiği videoyu sosyal medya hesabında paylaştı. Üniversiteye girişte herhangi bir sorun yaşamadığını belirten Yıldız, “Sosyal medyada duyduklarıma inanamadığım için buraya geldim. Buraya geldim, sanki alışveriş merkezine girer gibi, hiç sormadan dedektörden geçtik. Kimlik için. Sonra diğer kapılardan buraya girdiğinizde dedektörden bile geçmediğinizi öğrendim. İçeride öğrenciler var.” Haklı bir çığlıkla karşılaştım. Dışarıda ne gördüğümü söyleyeyim. Kampüs içerisinde amca diyebileceğimiz 5 kişilik gruplar vardı, kim olduklarını bilmiyoruz. Ellerinde cipslerle millet bahçesinde dolaşıyorlardı. Daha sonra oradaki arkadaşlarımız “Abi sen derse girmek ister misin?” dediler. “Şaka yapıyor olmalısın” dedim. En azından onları sınıfa almayacaklar. Çünkü milyonlarca öğrenci burada çalışıyor, uygun bir diploma alıyor ve bu üniversitelerde eğitim almaya hak kazanıyor. Herkes sıralarına oturabilir mi diye sorduk. “Elbette kardeşim” dediler. Ben de gidip oturdum. Nitekim öyleydi. Bunu sosyal medyada paylaştığımda bir anda öfke oluştu. “Oldu, insanlar gördü.” söz konusu.
