AB, Gazze’ye insani yardımın girebilmesi için İsrail-Filistin çatışmasının durdurulmasını istiyor
Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin Gazze’ye insani yardımın girebilmesi için İsrail-Filistin çatışmasına ara verilmesi çağrısında bulunacağı beklentisi bu hafta yapılacak AB Liderler Zirvesi’ne kaldı.
Lüksemburg’da düzenlenen AB Dışişleri Bakanları Toplantısında çatışmalara son verilmesi çağrısı tartışıldı.
Toplantı sonunda gazetecilerin sorularını yanıtlayan AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, ateşkes çağrısı konusunda anlaşmaya varılıp varılmadığı sorulduğunda, ateşkes ile çatışmalara ara verilmesi arasında fark olduğunu söyledi. İsrail’in bombardımanı altındaki Gazze’ye insani yardımın girebilmesi için çatışmalara ara verilmesi gerekiyor.
Borrell, ara vermenin ateşkesten daha hızlı ve kolay bir şekilde sağlanabileceğini belirterek, “Anladığım kadarıyla dışişleri bakanları böyle bir ara vermenin gerekli olduğunu düşünüyor. Buna Gazze’ye insani yardımın girmesi de dahil. İnsani yardımın girebilmesi için.” , düşmanlıkların durması gerektiğini, aksi takdirde insani yardım malzemelerinin “Bu süreçte yok olabileceğini” söyledi.
Çatışmalara ara verilmesi, ateşkes çağrısı gibi konuların 26-27 Ekim’deki AB Liderler Zirvesi’nde ele alınacağını belirten Borrell, “Çatışmalara ara verilmesinin insani yardımın girişini kolaylaştıracağını ve çözüme kavuşturulacağını düşünüyorum. Yerinden edilmiş bireylerin barınak bulmasını sağlayacak olan bu, başkanların da destekleyeceği bir şeydir.” dedi.
Borrell, AB üyeleri arasında çatışmalara son verilmesi çağrısı konusunda fikir birliğinin olup olmadığı sorusunu yanıtlarken, bugünkü toplantıda oylama yapmadıklarını, sadece konuyu tartıştıklarını söyledi.
“Meşru müdafaa hakkının da sınırları vardır”
Hamas’ın saldırıları sonrasında İsrail’in kendini savunma hakkına sahip olduğunu vurguladıklarını hatırlatan Borrell, bunun uluslararası hukuk çerçevesinde yapılması gerektiğini yineledi.
Borrell, “Meşru müdafaa hakkının sınırları vardır. Bu sınırlar uluslararası hukukun çizdiği çizgilerdir. Tekrarlıyoruz. Özellikle sivillerin elektrik ve sularının kesilmesi bu sınırlar arasında olamaz. Uluslararası hukuka göre, Abluka altındaki bir halk su ve elektrikten mahrum bırakılamaz.” dedi.
“Bir kişinin diğerine ne kadar zarar verebileceğini kimse Yahudi halkından daha iyi bilemez.” Borrell, Gazze’ye insani yardımın ulaştırılması gerektiğini belirterek şunları ekledi:
“Gazze’de devam eden insani felaketle yüzleşmeli ve çözüm bulmalıyız. Her ikisini de birlikte yapabiliriz. Hem terör saldırılarını kınayabilir hem de Gazze’de yaşanan insani krizin önlenmesi için çalışabiliriz. Bunun sağlanması için insani yardımın sağlanması şarttır.”